top of page

Mirâc-ı Nebî

  • Yazarın fotoğrafı: Enes
    Enes
  • 21 Mar 2020
  • 2 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 28 Kas 2023

Hayatımızda sahip olduğumuz en kıymetli şey nedir? Hepimizin verebileceği çok çeşitli cevaplar olabilir bu soruya. Ancak burada hakikatin de mutlak söz hakkına kulak vermemiz farzdır. Hayatta sahip olduğumuz en kıymetli şey namazdır. Atâullah İskenderî'ye göre bir insan eğer namaz kılıyorsa zaten Allah'tan isteyebileceği en müthiş lütfa sahiptir. Zira namaz mü'minin miracıdır. Yani namaz Hak Teâlâ'nın dergahında bulunmaktır. Yani namaz Rahmân'ın muhatabı olmaktır. Bu cümleleri -evvela bendeniz- tekrar tekrar okumalıyız. O'nun huzurunda bulunmak... O'nun muhatabı olmak...


Namazın bizlere hediye edildiği mübarek gecedeyiz. Namaz Resulullah (sav)'e dünyada sevdirilen üç şeyden birisi ve O'nun gözünün nuru. Medine döneminde vuku bulan savaşlar esnasında dahi namaz terk edilmemiştir. Bir Müslümanın -Allah muhafaza- yatalak olsa dahi terk edemeyeceği ibadettir namaz. Tevhîdin ve müminin âlemlerdeki değerinin vazgeçilmezidir. Rabbimizin Bezm-i Elest'teki nidâsını bu dünyada hatırlama vesilemizdir.


Namazın ehemmiyetini konuşup ona methiyeler dizmekle olmaz. Namazın idrakine varabilmemiz gerekir. Çoğumuz namazlarını son dakikalara kadar erteleyebiliyor. Bazılarımız için ''aradan çıkartılması gereken'' bir ibadet gün içinde. Bunun sebebi nedir diye bir düşünsek peki? Belki en önemli sebep vaktimizi modern çağın tayin ettiği akreplerin ve yelkovanların telaşı içinde harcadığımız içindir. Günümüzü saatlere ve dakikalara göre ayarlarsak namazın aradan çıkartılması gereken bir ''mecburiyet'' olması beklenebilir bir şey. Peki ya günü namaza göre ayarlarsak? Yani ezan vakitlerine göre. ''Öğlen namazına kadar şunu yaparım, ikindiye kadar şunu, akşamla yatsı arasında şunu vs'' diye tanzim edersek günümüzü belki namazın gözümüzdeki ehemmiyeti -gerektiği kadar olmasa da- artabilir. Çünkü böyle bir zaman algısı ile günümüzün direkleri üçler beşler altılar değil ezanlar olacaktır. Dinimizin direği günümüzün direkleri de olabilir böylece.


Bu kandilde iddiamızın peşine düşelim. Gayretimizin içine sırlanmıştır nasibimiz. Gayret edelim o halde. İsrâ ve Mi'râc üzerine okuyalım, dinleyelim ve gecemizi hayırla geçirelim elbette. Fakat yarın sıradan bir gün olmasın. Yarından itibaren şunun idrakiyle (Haşyetullah ve Muhabbetullah ile titreyerek) yönelelim kıblemize: ''O'nun muhatabı olmak için O'nun huzuruna çıkıyorum.''

Comments


  • X
  • Instagram

© KatredenUmmana

bottom of page