Esmâ'ül Hüsnâ Notları: El-Halîm

Acele ve kızgınlıkla muamele etmeyen, suçluları cezalandırmaya muktedir olmasına rağmen yumuşak davranan ve cezalarını geriye bırakan demektir. El-Latîf isminde işlemiştik Allah’ın her an lütfuyla tecelli ettiğini. O, her an lütfuyla tecelli eder, kullarını rızıklandırır, onlara mühlet verir…

Allah, eğer kötü amellerimizin karşılığını anında verecek olsaydı yeryüzünde canlı kalmazdı. Zira Fatır Suresi 45. Ayette Hak Teâlâ şöyle buyurur: ‘’Eğer Allah, insanları kazandıkları yüzünden hemen cezalandıracak olsaydı, yerkürenin sırtında hiçbir canlı bırakmazdı. Ne var ki, onları belirli bir süreye kadar erteliyor. Nihayet süreleri gelince, (gerekeni yapar). Çünkü Allah, kullarını hakkıyla görmektedir.’’

Hilm sıfatıyla Allah, kullarına mühlet verir. Günahkar olanlara ve kafirlere de mühlet verir mümin olan kullarına da. Er-Rezzâk isminde bahsetmiştik Allah'ın mümin/kafir tüm kullarını bu dünyada rızıklandırdığını. El-Halîm ismiyle de kullarına karşı hilm ile muamele eder. Acele etmez. Allah, cezalandırmaya muktedir olmasına rağmen acele etmez. Yoksa emin olabiliriz tüm zalimlerin ve kan emicilerin üzerinde adaletin tecelli edeceğine. Bugün dünyada bozgunculuk çıkaranların hala nefes almaları bizi şaşırtmasın. Allah'ın mülkünden kaçamayacaklarına göre kendilerine verilen mühlet boyunca iman edip zulümden vazgeçmeyenler ettiklerinin karşılığını bir bir bulacaklardır.

Allah, mümin kullarına da hilm ile muamele eder. Aksi halde halimiz çok vahim olurdu. Nasıl yaşayabilirdik ki? İşlediğimiz bir kötülüğün, bir günahın hemen ardından cezaya çarptırılsaydık nasıl yaşayabilirdik? Allah Tevvâb'tır. Tövbeleri çokça kabul eder ve tövbekar kullarını çokça sever. Tövbe için de mühlet verir.

Ataullah İskenderî’ye göre kullar hem iyiliklerinde hem de kötülüklerinde Allah’ın hilmini isterler. Kötülük yaptığında El-Hâlim olan Allah’a sığınmayı anlıyoruz (cezalandırılmak istemez). İyi amellerimiz ve ibadetlerimizde de El-Hâlim’e sığınır. Zira yaptığımız ibadetlerin çoğundan gafilizdir. Namaz kılarız namazdan bihaber şekilde. Oruç tutarız fakat 3'te 2'sini uyuyarak geçiririz. ''Allah El-Halîm'dir'' deriz. Bize mühlet verir de ''bir sonraki namazı düzgün kılarım inşallah'' deriz. ''Bir sonraki sadakayı riyasız veririm'' deriz.

O halde gelin şu duaya amin diyelim: ''Ya Halîm, ümmet-i Muhammed Mustafa (sav)'nın düştüğü bu gafletin cezasını verme. Bizlere rahmetinle, lutfunla, rızkınla... mühlet ver. Direnme ve dirilme imkanı ver. Ey Hilmi sonsuz olan, bizlere sonu hayırlı akıbetlerle dolu bir mühlet ver''

El-Halîm isminden kula düşen: Hilm (sabırlı, ağır başlı ve yumuşak huylu) sıfatına sahip olmaktır.

Kaynakça;

Esmâ Notlarının kaynakçası için Bkz: Esmâ'ül Hüsnâ Notları: Giriş