Esmâ'ül Hüsnâ Notları: El-Azîz

Asla mağlup olmayan, mutlak itibar, güç ve izzet sahibi. Yaratıklarını emrine itaat ettiren manalarına gelir. Azîz olan mutlak surette Allah'tır. O bütün noksanlıklardan münezzehtir ve mutlak izzet sahibidir. O'nun kulları da O'nun lütfettiği izzet değerince aziz olabilirler.

Aziz ismini günlük dilimizde sıkça kullanırız: ''Su gibi aziz olasın'' ya da ''aziz dostum, aziz babacığım'' gibi. Ancak şunu bilmeliyiz ki bütün Esmâ'nın tecellisinde kulun nasibine düşen Esmânın Sahibinin verdiği kadardır. O'nun verdiği izzet kadar aziz olabilir. O'nun verdiği cömertlik kadar kerim olabiliriz...

Peki kullar, El-Azîz olan Allah'ın onlara izzet vermesi için ne yapmalıdır? Yani burada bize düşen nedir? Bize düşen nefse muhalefet ederek zilletten arınmaktır. Nefiste izzet bulunmaz. Nefis mücahedesi ve muhasebesi ile zilletinden arınan insana izzet nasip olur. İnsan aziz olsa da El-Azîz'i unutmamalıdır. İzzetin kendisinden olmadığını bilmelidir. O'na izzeti veren Allah'ı unutarak gücünü, kuvvetini ve itibarını kendisine nispet eden insan kibrin kıyısında tehlikeli adımlar atıyor demektir; her an ayağı kayabilir. Allah'ın hizmetinde bulunan insan azizdir. Buna binaen insanların en azizi Resulullah(sav)'tır. Kul, Habîb-i Kibriyâ(sav)'yı takip ederek Allah'a hizmetkar olur ve böylelikle izzet sahibi olabilir.

El-Azîz olan Allah merhametiyle ve hikmetiyle mahlukata fırsat tanır. Birçok ayette kafirlere mühlet verildiğini okuyabiliriz. Bu süreçte kendisini aziz ilan eden insan saptıkça sapar ve El-Azîz'e karşı asi olur. Gücü ve itibarı onu firavunlaştırır. Firavunu tarihi bir karakter olarak okumayalım. Her dönemde firavunlar olmuştur. Günümüzde de vardır. Hepsinin ortak bir noktası vardır: kendilerini aziz görürler. Firavun yüksekçe bir kule yaparak gökyüzüne ok atmıştır (Allah'ı vuracağını düşünmüştür). Modern çağın kurucu babaları ok atmadılar tabi. Kendi dönemlerinin gerektirdiğini yaptılar: Argümanlarla, teferruatları ana konu yapmakla, maddenin esiri olmakla ve akıllarını tanrılaştırmakla yaptılar. Tüm firavunlar kendilerini aziz görürler ve nefisleri ilah edinirler.

İmam Gazali şöyle der: ‘’Allah’ı kendisinden başka tam manasıyla kimse bilemez. Kayıtsız şartsız gerçekten aziz olan O’dur. Azizlikte O’na hiçbir şey benzeyemez’’

Kaynakça;

Esmâ Notlarının kaynakçası için Bkz: Esmâ'ül Hüsnâ Notları: Giriş